Oğluşum,
Çok şirin sana oğluşum diye hitap etmek:)
Şimdi 22 haftalıksın.
Şimdilik 5 kilo aldım. 
Ama karnım oldukça büyük:)
Doktor senin uzun boylu bir erkek olacağını söylüyor. Şimdilik kilon da yerinde.
Lafın gelişi canım kilo ifadesi :) Şimdilik 550 gramsın:) 30 cm boyundasın minik bey.
Ben çok enerji doluyum sayende.
Kendimi hiç olmadığım kadar enerjik ve sportif hissediyorum. 
Bu arada seninle ilk defa yurtdışına çıktık.
Aslında benim için de bir ilk oldu:)
Uçağa binmek için gerekli izinleri aldık. Yapmış olduğum internet araştırmalarına göre 20-21. haftalarda da gönül rahatlığıyla uçağa binebileceğimi öğrendim. Sadece internet değil sevgili doktorumuz da aynı şeyleri söyledi.  Uçağa binmenin hiç bir sakıncası olmayacağını araştırıp öğrendiğim için ve doktorumuza  duyduğum sonsuz güvenden  kaynaklı iç rahatlığıyla bindim uçağa.
Yalnız baban biraz kaygılı idi.
Korktu ikimize de ya birşey olursa diye. 
Ama ben hiçbirşey olmayacağından emindim.
Zaten yalnız da değildim:)
Yanımda tecrübeli bir anne olan Fatma ve sevecenlik abidesi Deniz vardı.
Bayağı gezdik. 
Parklar, bahçeler, kliseler, müzeler ve tabiki BETT (British Educational Training and Technology Show) fuarı.
Güzel yerler gezdik.







Tek sıkıntım ne yiyeceğimdi.
Fast food yemeyi sevmeyen  ben, bolca ziyaret ettim fast food yapan yerleri.
Bu arada muz, süt, elma ve su vazgeçilmezlerim oldu:)
Herşey yolunda gitti. 
Bir tek yolunda gitemeyen bir olay oldu:)
Olsun o da anı olarak kalacak:)
Londra uçağımız yaklaşık 2 saat kadar rötarlı kalktı.
Dolayısıyla İstanbul uçağı için olan aralık kısa oldu. 
Son 15 dakikada da uçağa binemeyince, resmen uçağı kaçırdık.
O kadar koşturmamıza rağmen, binemedik.
Geceyi hava alanında geçirdik o kadar:)
Güzel ve maceralı bir yolculuğumuz oldu:)





0 yorum:

Yorum Gönder

 
Top