Vajinal akıntılar

Vajinal akıntılar, zamanında ve doğru bir şekilde tedavi edilmediği zaman kısırlık da dahil birçok ciddi hastalığa sebebiyet vermektedir.

Vajinal akıntılar, kadınların jinekoloji kliniklerine başvuru yapmalarının başında gelen nedenlerden biridir.

Vajinal akıntılar hastalık belirtisi

Vajinal akıntıların, mantar hastalığından tümörlere kadar geniş bir hastalık yelpazesinin belirtisi olabileceğine dikkat çeken Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Yasemin Çakar Kement, normal vajinal akıntının özelliklerini şöyle özetledi:

“Normal vajina akıntısı ya fark edilemez ya da çamaşırda hafif bir renk değişikliğine neden olur. Renksiz, kokusuz, beyaz kimi zaman yumurta akı kıvamında bir akıntıdır. Miktarı ve şekli çeşitli faktörlere bağlı olarak farklılıklar gösterir, adet döngüsünün belli dönemlerinde niteliği değişir. Yumurtlama öncesi artmaya başlar, yumurtlama sırasında doruk noktasına ulaşır ve bir sonraki adete kadar giderek azalır.”

Normal vajen florasında en fazla bulunan bakterinin laktobasiller olduğunu belirten Dr. Kement, “Laktobasillerin sayıca azaldığı pek çok durumda vajinal enfeksiyonlar oluşur. Örneğin antibiyotik kullanımı sonucunda vajinal mantar oluşmasının nedeni de budur” dedi. Kement, vajinal akıntıların eşlik ettiği hastalıklar hakkında şu bilgileri verdi:

“Vajinanın iltihabına vajinit ve serviks denilen rahim ağzının iltihabına servisit denmektedir. Vajinitteki akıntı daha bol miktardadır, kötü, rahatsız edici kokusu olabilir ve koyu kıvamlıdır. Bazen süt kesiği kıvamında olabildiği gibi bazen de köpüklü ve bol sarı-yeşil renktedir.

Serviksin iltihapları ise anormal vajinal akıntılar yanında, kendilerini kasık ve bel ağrıları ile belli eder. Bunun dışında üreme organları ile ilgili kanseröz tümörler, vajinal tampon kullanımı, vajinayı irrite eden diğer maddelerin kullanımı (parfümler, sabunlar, vajinal duş alımı, alerjik bünyelerde vajinal fitiller gibi) da akıntı şikayeti yapabilir.

Vajinal akıntıyla birlikte kaşıntı da varsa mantar ihtimali yüksek

Akıntı mantar enfeksiyonunda, süt kesiği görünümündedir ve yoğun kaşıntı eşlik eder, bakteriyel vajinozda akıntı gri-beyaz yapışkandır ve balık kokuludur, trikomoniyazisde ise köpüklü sarı yeşil renkte ve çok kötü kokuludur. Chlamydia ve gonore servisitinde akıntı pürülandır. Akıntı kanlı, et suyu renginde ise akla kadın organları kanserleri gelmelidir.

Vajinal akıntı ciddiye alınmalı mı?

Enfeksiyonun rahim ağzından rahim içi ve tüplere yayılması ile pelvik enfeksiyon oluşur. Bulantı, kusma, yüksek ateş, karında şiddetli ağrı ve hassasiyet, apse oluşumu durumlarında hastanın hastaneye yatırılarak tedavi edilmesi gerekir.

Pelvik enfeksiyonu hafif olanlarda ayaktan antibiyotik tedavisi uygulanarak hasta takip edilir.

Tedavide gecikme, enfeksiyonun ileri düzeyde olması tüplerde yapışıklık ve tıkanmaya neden olarak infertilite, ektopik gebelik ve kronik ağrı gibi ciddi komplikasyonlara sebep olabilir.”

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Yasemin Çakar Kement, akıntı deyip geçmemek, fizyolojik akıntı dışındaki tüm akıntı durumlarında beklemeden bir jinekoloğa başvurmak gerektiğinin altını çizdi.Kaynak:Nazende

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Top