Aşkın en gerçek, en anlamlı ve en ateşli ifadesi olan öpüşmenin, insanın vücudunda inanılmaz değişimlere neden olduğunu biliyor musunuz? Aşkın ifadesi öpüşme, dünyanın en güzel uyuşturucusu olarak da tanımlanıyor.

Reşat Nuri Güntekin’in filmlere, dizilere konu olmuş unutulmaz eseri Dudaktan Kalbe, bir beslemenin yaşadığı acıklı bir aşk öyküsünü anlatır. Ama gerçek hayatta, dudaktan kalbe giden yol, mutluluğun gerçek anahtarıdır.
Psikanalizin babası Sigmund Freud’e göre, bebekler öpüşmeyi içgüdüsel olarak yapıyor. Buna örnek olarak da, bebeklerin annelerinden tutkuyla süt emmesini gösteriyor.

Öpüşme tiryakilik yapıyor
Öpüşmenin dünyanın en güzel uyuşturucusu olduğunu söyleyenler de var. İçten bir şekilde yapılırsa, seksten çok daha etkili ve tadı damakta kalıyor.

Evet, öpüşme bir çeşit tiryakilik yaratıyor insanda. Nasıl yaratmasın ki? İnsanın bütün ruh halini, fizyolojik durumunu tamamen değiştiriyor.

Öpüşme sırasında harekete geçen ve endorfin adı verilen rahatlama hormonu, insana her şeyi unutturuyor. Adeta bambaşka bir dünya içinde buluyorsunuz kendinizi. Dış dünyadan kopup, mutluluk içinde yüzüyor, sevgiden görmüyor, işitmiyorsunuz.

Cildiniz daha sağlıklı, kaslarınız daha güçlü hale geliyor. Öpüşme sırasında, yüzde bulunan 34 kas harekete geçiyor.

Kaynak: e-guzellik.net

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Top